Almanya’nın altıncı büyük şehri olan Stuttgart, Almanya’nın ticarette en önemli şehirlerinden biridir. Otomotiv sektöründe de Dünya’nın kalbi konumundaki yerlerden biri olma özelliği barındıran Stuttgart, sanayinin bu kadar gelişmesine rağmen yeşil kalabilmiş dağlık bir kent. Müzeleri ve çeşitli tarihi yapılarıyla eski ve yeniyi bir arada gösterebilen şehre dair gezilebilecek başlıca yerler şu şekilde sıralanabilir:
Makalede Neler Var?
Mercedes Benz Müzesi
Alman otomotiv markası olan Mercedes Benz’in üretildiği kentin ziyaretçiler tarafından en çok beğenilen mekanlarından biri de 2006 yılında Mercedes Benz tarafından açılmış olan bu ihtişamlı müze. Pazartesi günleri hariç haftanın her günü hizmet veren müze de, 160 otomobil ile birlikte binden fazla sergi yer alıyor. İçeriğinin güzel olmasının yanı sıra dış tasarımının da güzel olduğu müze 9 katlı ve sarmal bir görüntüye sahip.
Porsche Müzesi
Mercedes Müzesi’nden sonra ziyaret edilecek ikinci müze de Porsche Müzesi’dir. Araba tutkunlarının akın ettiği müze, Porsche’nin tarihsel bütün süreçlerini görebileceğiniz bir müze. İç tasarımının yanı sıra dış tasarımının da dikkat çektiği yapı, 2009 yılında açılmıştır.
Yeni Saray ve Saray Meydanı
18.yüzyıl da Barok tarzı mimariyle inşa edilmiş olan saray da 360’tan fazla oda bulunuyor. Günümüzde Stuttgart Eğitim Bakanlığı’na ev sahipliği yapan sarayın meydanıysa yıl içerisinde çeşitli festival ve etkinliklere ev sahipliği yapıyor.
Wilhelma Hayvanat Bahçesi
1853 yılında Kral 1.Wilhelm adına inşa edilen hayvanat bahçesi oldukça geniş olduğundan burayı gezmek neredeyse yarım günü alıyor. Birçok hayvan türünü de barındıran bahçede sürüngenler ve böcekler için bile ayrı ayrı ufak müzeler inşa edilmiş. Yalnızca hayvan türlerini barındırmayan bu bahçe aynı zamanda botanik bir bahçe olma özelliğini de taşıyor. 7 binden fazla bitki türüne ve 8 binden fazla hayvan türüne ev sahipliği yapan bahçe sadece Almanya’nın değil Dünya’nın en çeşitli hayvan türlerine ev sahipliği yapan hayvanat bahçelerinin arasında yer alıyor.
Güzel Sanatlar Müzesi
Kent merkezinde bulunan bu müze, içerisinde 15 binden fazla eser barındırıyor ve bu eserlerin hepsi Alman sanatçıların elinden çıkmış olan eserlerdir. 2005’ten beri hizmet veren müzenin dış tasarımı cam bir küp izlenimi veriyor.
Johanneskirche Kilisesi
19.yüzyılda neo gotik mimari tarzında yapımına başlanan kilise, 2.dünya savaşının getirdiği tahribat yüzünden kubbesini yitirmiş. Bu nedenle kilise, isminin yanı sıra ‘Tepesi olmayan kilise’ olarak da anılıyor.
