Dubrovnik; Adriyatik’in maviliklerine uzanmış, Hırvatistan’ın en güzel şehirlerinden birisi. Son yıllarda, Balkanlardaki cazibesini giderek artıran Dubrovnik; meşhur Dalmaçya sahilleri ve muhteşem doğasıyla her ruha hitap ediyor. Şehrin, sahiller boyunca uzanışı da gece hayatını oldukça hareketlendirmiş bulunuyor.
Masmavi sularla ve ihtişamlı tarihi surlarla çevrili, beyaz taş kaldırımlarla donatılmış Dubrovnik, Orta Çağ’dan kalan tarihi dokusuyla görülmeyi bekliyor. Bol merdivenli dik yokuşlarına sıralanmış eski binaları, yeşil panjurlu evleri ve daracık ara sokaklarıyla; sanatı, tarihi, doğayı, denizi birleştiren huzurlu ve sakin bir tatil de vadediyor.
Dünyaca ünlü Game of Thrones adlı dizi filmin, bazı sahnelerinin bu şehirde çekiliyor olmasından dolayı, son yıllarda Dubrovnik’te turist sayısında da ciddi artış gözlenmektedir. Dizi filmin çekimlerinin yapıldığı bölgelere, özel turların da düzenleniyor oluşu şehre olan ilgiyi her geçen gün ayrıca artırıyor.
Kentsel planlaması, temizliği ve mimarisiyle de Balkanların yeni ilgi odağı olan Dubronik; UNESCO Kültür Mirasları Listesi’nde de yer alan tam bir turizm cenneti. Doğanın, tarihin, sanatın, kültürel etkinlikler ve festivallerin de sunulduğu bu küçük Avrupa şehrinde, gezilip görülmesi gereken yerler sizlerle…
Makalede Neler Var?
Dubrovnik’te Gezilecek Yerler
Pile Kapısı (Ploče Gate)
Dubrovnik’in 4 kapısından birisi ve şehrin Old Town bölümüne açılan kapısı olan Pile Gate; ihtişamlı surlara, kalelere, birçok müze ve tarihi mekana, şehrin dar sokaklarına ve en güzeli de muhteşem adalarının seyrine davet ediyor.
Dubrovnik Surları (Dubrovnik City Walls)
10yy. mimarisi olan bu görkemli surlar; 25 m yükseklikte ve 2 km uzunluğunda, Adriatik denizinin masmavi sularının dalga sesleri eşliğinde keyifli bir yürüyüş ve görsel bir şölen sunuyor. Surların içerisinde ise Minceta Kulesi, Bokar Kulesi, Lovrijenac Kalesi ve Revelin Kalesi gibi önemli yapılar bulunuyor.
Lovrijenac Kalesi
11.yy’da Venediklilerin kaya üzerine inşa ettiği bu muhteşem kale, Dubrovnik’te gezilecek önemli yerler arasında bulunuyor. Lovrijenac, şehirde düzenlenen tiyatro gösterileri, müzik etkinlikleri ve yaz festivallerine ev sahipliği yapıyor.
Stari Grad (Old Town)
Pile kapısından şehre girdiğinizde; surların, kayalıklı sahillerin, tepelere doğru yükselen daracık sokakların bulunduğu Stari Grad bölgesinde, adalara açılabileceğiniz ve birçok tarihi eseri görebileceksiniz.
Dubrovnik’te, en çok vakit geçireceğiniz rotalardan olan bu bölgenin, tam merkezi noktasında Stradun Sokağı bulunuyor. Stardun ise kafe, bar, restoran ve hediyelik eşya dükkanlarıyla sizleri çağırıyor olacak. Bu bölgedeki birçok dini mekan, saraylar, müzeler, tarihi eserler ve en harikası da adaları yeniden keşfedilmeyi bekliyor.
Stradun
Pile kapısından şehre giren ziyaretçileri ilk karşılayan sokak olan Stradun, Dubrovnik’in en düz ve uzun sokağı olup aynı zamanda Stari Grad bölümünün ise en kalabalık yeridir. Sokağın sağ ve sol kısımları dik merdivenli dar sokaklara açılıyor. Stari Grad’ın merkezine kurulmuş olan bu sokak; Dubrovnik’te nefis yemekler yiyebileceğiniz ve alışveriş yapabileceğiniz birçok mekana da ev sahipliği yapıyor. Bu sokakta; Büyük Onofrio Çeşmesi, Aziz Saviour Kilisesi, Orlando Sütunu, Sponza Sarayı, Katedral ve Rektör’ün Sarayı gibi birçok eser de ziyaretçilerine göz kırpıyor olacak. Sokakta bu tarihi dokuyu inceleyebilir, nefis ve renkli Hırvat dondurmalarından tadabilir ya da dik ve uzun merdivenli dar sokaklarda şehri keşfetmenin tadını çıkarabilirsiniz.
Sponza Sarayı
16yy’da inşa edilmiş bu mekan, Rönesans ve Gotik mimarisiyle Dubrovnik’in en özel saraylarından birisi. Yılın belirli zamanlarında festivallerin düzenlendiği, tiyatro etkinlikleri ve düğün organizasyonlarının da yapıldığı bu saray, yerli ve yabancı turistlerin de en çok uğradığı rotalar arasında yer alıyor.
Dubrovnik Katedrali
Sponza Sarayı’nın hemen yanı başında bulunan ve 6.yy. yapıtı olan bu katedral; 1600’lü yıllardaki depremde yıkılmış ve yeniden inşa edilmiştir. Barok mimarideki bu yapı, birçok İtalyan ve Dalmaçyalı sanatçıya ait tablolara ve dini temalı eserlere ev sahipliği yapıyor.
Rektör’ün Sarayı (Knezev Dvor)
Barok ve Rönesans mimarisini yansıtan bu görkemli saray, 1435’de inşa edilmiş olsa da depremde zarar görüp tarih boyunca devamlı değişime uğrayarak ayakta kalmıştır. Şu an, bu saray Dubrovnik Tarih Müzesi olarak kullanılmaktadır. Yazın ise sarayın avlusunda, klasik müzik performansları sergilenmektedir. Saraydan sonra biraz soluklanmak isteyenleri, sarayın yakınında bulunan eski liman bekliyor olacak.
Srd Tepesi ve Teleferik (Srd Hill & Cable Car)
Stari Grad (Old Town) bölgesini, Adriatik Denizini ve muhteşem adalarını yükseklerden izlemek isteyenler için teleferikle çıkabileceğiniz Srd Tepesi, Dubrovnik’te sıra dışı bir deneyim olacak.
St. Ignatius Kilisesi
Dubrovnik’in en önemli Barok mimariye sahip yapılarından biri olan bu kilise, 17. yüzyılın sonlarında inşa edilmiştir. Kilisede St. Ignatius’e ait portreler ve tasvirler bulunuyor.
Lokrum Adası
Dubrovnik’in incisi olan Lokrum, Old Town’dan teknelerle 10 dakika uzaklıktaki rüya ada. Adada; Franciscan Manastırı ve Trsteno Botanik Bahçesi yer alıyor. Adaya geldiğinizde sizi evcilleşmiş tavus kuşları karşılıyor olacak.
Lokrum’da konaklama imkanı olmaması üzücü olsa da muhteşem manzarası, kayalıklı plajları ve mağaralarıyla mükemmel bir tatil sizleri bekliyor olacak.
Franciscan Manastırı (Franjevacki Samostan)
Bu manastır; 1317 yılından beri hizmet vermeye devam eden eczanesi ve Barok mimarisini günümüze taşıyan, Dubrovnik’te görülmesi gereken mekanlar arasındadır. Yapı içerisinde; dünyanın en eski eczanesine ait objelerin sergilendiği bir müze ve 70.000’den fazla kitabın bulunduğu bir kütüphane yer almaktadır.
Leave a Comment